Embryolser
(Multiple Exposure )
(Multiple Exposure )
2014 ile 2016 arasında, zamanın tozuna karışan görüntüleri avladım.
Bir iPhone 6’nın küçük kamerasıyla, şehirlerin gölgeleriyle kendi iç sesimi üst üste bindirdim.
O yıllar, imgelerin birbirine karıştığı, benliğin sürekli yeniden biçim aldığı zamanlardı.
Her çekim, bir kayboluştu önce; ardından bir buluş, bir yeniden doğuşun izi.
Embryolser, “Embryo” ve “Ser”in birleşimi — yani doğmak, dönüşmek ve var olmak.
Bu isim, yalnızca bir unvan değil; bir hatırlayış biçimi, bir üretim döngüsünün sembolü.
Her fotoğraf, bir hücre gibi; büyüyen, bölünen, çoğalan bir düşüncenin parçası.
Bu çalışma, teknolojinin sınırlarını zorlayan değil, sınırları bulanıklaştıran bir deneydi.
Kamera uygulamaları, katmanlar, ışık sızıntıları, hatalar…
Hepsi birer araç değil, sürecin kendisiydi.
Çünkü bazen en sahici görüntü, kontrolün kaybolduğu anda doğar.
Tıpkı bellek gibi, tıpkı insan gibi.
Görüntüler iç içe geçtikçe, zaman da bükülüyor.
Bir anın içinden başka bir an sızıyor.
Binalar yüzlere, yüzler gökyüzüne karışıyor.
Bu belirsizlikte bir anlam aramak yerine, o belirsizliğin kendisi olmayı seçtim.
Çünkü her doğum, biraz bulanık bir görüntüyle başlar.
Bir şehir kadar karmaşık, bir insan kadar kırılgan,
bir fotoğraf kadar geçici bir yolculuk bu.
Işık, gölgeye karışıyor, geçmiş bugüne,
ve biz yeniden doğuyoruz.
Embryolser —
Bir arşiv değil.
Bir dönüşüm.
Bir deneyim.
Bir hatırlama biçimi.
“Embryolser deneyiminize eşlik edecek bir melodi”